Ejder Meyvesi

Ejder Meyvesi Pitaya Rodentisitler

Toprağın havalandırılması, tohumların taşınması, farklı zararlıları besin zincirlerinde olduğu için tüketmeleri gibi olumlu bir çok etkisi olan Rodentisitler (kemirgenler) Ejder Meyvesi Pitaya için de özellikle meyve hasat dönemlerinde meyvenin deformasyona uğraması, bitki köklerindeki fiziki zararları gibi olumsuz etkileride malesef bulunmaktadır.

Rodentisitler, kemirgen hayvanlara karşı kullanılan pestisitlerdir. Kemirgen mücadelesinde kullanılan bu maddeleri içeren yemlerin hayvanlar tarafından kazara yenilmesi, pıhtılaşma bozuklukları veya sinir, solunum ve dolaşım sistemleri ile ilgili klinik problemlere neden olur.

Abstract

Doğada besin maddelerinin dönüştürülmesi, toprağın havalandırılması, bitki tohumlarının geniş alanlara yayılması gibi önemli görevleri olan rodentler ekosistemde önemli bir yere sahip olan memelilerdir. Ancak bu canlıların bazı türleri insanlarla aynı çevreyi paylaşmalarının bir sonucu olarak hastalık bulaştırma, mahsullerin ve depolanmış gıdaların kontaminasyonu, evsel ve tarımsal alanda kablo ve sulama borularının hasarı gibi çeşitli önemli zararlara neden olabilmektedirler. Zararlı rodent türlerinin yol açtığı problemlerin azaltılması amacıyla fiziksel (tuzak ve bariyer vb.), kimyasal (rodentisitli yemler, fumigantlar vb.) ve biyolojik/kültürel (dirençli bitkiler, sanitasyon vb.) mücadele yöntemleri kullanılmaktadır. Zararlı rodent mücadelesinde kullanılan antikoagulan rodentisitler (AR) kanın pıhtılaşma yeteneğini azaltarak hedef canlıda iç kanama ve ölüme sebebiyet vererek etkilerini gösterirler. AR’ler birinci nesil hidrokumarinler (warfarin, coumachlor, coumafuryl ve coumatetralyl), ara nesil indandionlar (chlorophacinone, diphacinone ve pindone) ve ikinci nesil hidroksikumarinler (brodifacoum, bromadiolone, difenacoum, difethialone ve flocoumafen) olarak sınıflandırılırlar. Birinci nesil AR’lerin etkileri kümülatiftir ve ölüm şekillenebilmesi için hedef canlının 3-5 gün boyunca bu yemleri tüketmesi gerekir. Daha güçlü etkili ikinci nesil AR’ler ise tek sefer yem tüketimi ile etkisini göstermekte ve ölüm beşinci güne kadar uzayabilmektedir. AR’ler, hedef türlerde yüksek etkinlik göstermeleri, uygulanmalarının pratik olması ve maliyet avantajlarından dolayı zararlı rodentlerin mücadelesinde en çok kullanılan araçlardan biri olmuştur. AR’ler, etiket bilgilerine uygun olarak kullanıldığında hedef olmayan türler ve uygulayıcılar için nispeten düşük bir risk oluşturmakta, ancak bilinçsiz kullanımlarının bir sonucu olarak insanlar ve hedef dışı diğer canlılarda zehirlenme riski artmaktadır. Ayrıca, AR’ler hedef türlerde biyobirikime ve hedef dışı yırtıcı hayvanlarda biyomagnifikasyona neden olabilmektedir.

KEMİRGENLERİN MÜCADELESİNDE KULLANILAN BİYOSİDAL

ÜRÜNLER ve ETKİ ŞEKİLLERİ

Rodent mücadelesinde kullanılan kimyasallar aşağıdaki başlıklar altında toplanabilir;

 Repellentler

 Sterilantlar

 Fumigantlar

 Metal Fosfitler

 D vitamini ve Türevleri

 Antikoagulant rodentisidler

Repellentler:

 Kemirgenlerle mücadelede kullanılan rodentisidlerin yan etkileri ve direncin ortaya çıkması uygun repellent arayışı artmıştır.

 Şu an WHO raporlarında bildirilen 3 repellent;

 Thiramcycloheximide

 Tributilin tuzu

 R-55 (Tersiyer-bütilsülfenildimetilditiyokarbamat),

 Bu ürünler şu an itibariyle Türkiye’de ruhsatlandırılmış değildir ve kullanılmamaktadır.

Sterilantlar:

Alfa-Chlorhidrin:

 Erkek kemirgenlerin steril edilmesi amacıyla kullanılmaktadır.

 Ancak pratikte çözüm getirmemektedir.

 Dişilerin poligam oluşu nedeniyle, bu madde çok kullanışlı değildir.

BDH 10131 (Sentetik östrojen):

 Dişi kemirgenler üzerinde oldukça etkili, 1 dozunun yenmesi 1 yıl boyunca dişiyi steril hale getiriyor.

 Ancak tadının çok kötü oluşu, kemirgenler tarafından istekli bir şekilde tüketilmesini engelliyor

Fumigantlar:

 Küçük kapalı alanlardaki kemirgen populasyonunu ortadan kaldırmada kullanılan bir metotdur.

 Ancak uygulaması çok tehlikeli olduğu için özel eğitilmiş personele ihtiyaç duyulur.

 Bu gruptaki kimyasalların iyi bilinenleri;

 Aluminium fosfid

 Kalsiyumsiyanid

 Metilbromid

 Chloropicrin

 Karbonmonoksit

 Karbondioksit

 Karbondisülfid

Aluminium fosfidi örnek olarak açıklarsak;

 Ülkemizde tarım alanlarındaki kemirgenlere yönelik kullanılmaktadır..

 Kullanım şekli; 1 m3 ’lük hacimdeki alana 3 gramlık 1 tabletin konulması şeklindedir.

 Tabletler % 56 – 57 oranında Aliminyum fosfid içerir ve son derece toksiktir.

 Genelde arazide fare deliği içine konur ve deliklerin ağzı kapatılır.

 Buharlaşma sonucu ortaya çıkan fosfin gazı kemirgeni zehirleyerek ölmesine neden olur.

Metal fosfitler (Halk sağlığı alanında yasal olarak kullanımı yasaktır)

 Aliminyum fostid (Gaz olarak) –ölümcül doz; 20 mg /kg

 Kalsiyum fosfid (Gaz olarak) –ölümcül doz; 9 mg /kg

 Mağnezyum fosfid (Gaz olarak) –ölümcül doz; 10 mg /kg

 Çinko fosfid –ölümcül doz; 5 gr /kg (Zehirli buğday üretiminde kullanılır: % 0.75 – 2 oranında karıştırılır)

 Fosfidler gaz veya katı olarak vücuda alındıklarında toksik bir gaz olan fosfin’e hidroliz olurlar.

 Çinkofosfid % 75’lik siyah bir toz şeklindedir, içinde% 25 oranında Antimon Potasyum Tartarat bulunur.

 Bu madde içine insan ve diğer domestik memeliler tarafından çinkofosfid yenildiğinde kusma refleksi başlatarak zehirlenmeden kurtulmayı sağlaması için ilave dilmiştir.

Ancak kemirgenlerde kusma refleksi olmadığından böyle bir etki gözlenmez. Çinko fosfit akut etkili rodentisttir

 Diğer AKUT rodentisitler-Ani ölüme yol açanzehiler;

 Fosfidler dışında Scilliroside (Kum Zambağı “Urrginea maritima” soğanından elde ediliyor), Sodyum mono floroasetat (bitkisel kökenli organo florlumetalik zehir Krebs reaksiyonlarını bozar), Fluoroasetamide (metabolik zehir kreps döngüsünü bozar), Alfachloralose(avicid olarakta kullanılıyor glukoz ve klorhidrattan türetilmiş, anastesik, hipnotik ve narkotik madde olarak hayvanlar için kullanılmış, sinir sistemini baskılayarak etki etmektedir), Talyum sülfat (talyum metali ile sülfirik asitin reaksiyonu sonucu oluşturulur. rodentisit potansiyeli olan ancak kullanılmayan bir maddedir, hücreye girince sodyum potasyum transportunu bozarak ölüme yol açar.

SUB AKUT ETKİLİLER (Metabolik zehirler);

 Bunlar dışında 1-3 günde ölüme yol açanlar subakut rodentisitler olarak bilinir;

 Bromethalin sinir sistemi zehiri olup mitokondride oksidatif fosforilizasyonu bloke

eder ATP sentezi azalır, bunun sonucu intrakranial basınç artarak aksonlara zarar verilir),  Flupropadine(tam sınıflandırılmamış bir tür antikoagulant)

 Kalsiferol bunlara örnek olarak verilebilir. Akut ve subakut rodentisidlerin avantajı hızlı etki etmesi ve ucuz olmasıdır.

D vitamini ve Türevleri

 Kalsiferol

 Kolekalsiferol (D3)

 Ergokalsiferol (D2)

 Bu maddeler doğal yollardan vücuda alınan ve metabolizma için ihtiyaç duyulan bileşiklerdir.

 Ancak bu maddelere olan günlük ihtiyaç çok düşük miktarlardadır.

 Yüksek dozlarda verildiğinde Hiperkalsimiya’ya neden olarak toksik etki yapar.

 Aşırı dozda alınımı kanda serbest kalsiyum miktarını artırır.

 Bunun sonucu kemirgen Kalp krizi, kanama ve böbrek yetmezliğine gibi sorunlardan dolayı ölür.

 Kolekalsiferol % 0.075 oranında, Ergokalsiferol ise % 0.1 oranında yeme ilave edilir.

 Ayrıca bu maddeler antikoagulant rodentisidlerle kombine edilerek de kullanılabilmektedir. Bu durumda daha düşük miktarlar yeterli olmaktadır.

Antikoagulant rodentisidler- Kronik etkili (ölüm yavaş yavaş ve uzun sürer) Kronik etkili rodentisidler aynı zamanda Antikoagulant rodentistler olarak da

bilinirler. Bunlar kimyasal yapısına Coumarin grubu İndandion grubu olarak ikiye ayrılırlar, ayrıca üretim bakımından da I. Jenerasyon ve II. Jenerasyon antikoagulant rodentisitler şeklinde sınıflandırılırlar. Kan pıhtılaşmasını engelleyici maddelerdir, kemirgende iç kanamaya yol açarak olarak ölüme neden olurlar.

 Birinci jenerasyon antikoagulant rodentisitler;

 Warfarin (Hidroksicoumarin grubu)

 Coumachlor (Hidroksicoumarin grubu)

 Coumafuryl, (Hidroksicoumarin grubu)

 Coumatetralyl (Hidroksicoumarin grubu)

 Pindone (İndandion grubu)

 Clorophacinone (İndandion grubu)

 İkinci jenerasyon antikoagulant rodentisitlere;

 Difenacoum (Hidroksicoumarin grubu)

 Bromadiolone (Hidroksicoumarin grubu)

 Brodifacoum (Hidroksicoumarin grubu)

 Flocoumafen,

 Difethialone (İndandion grubu)

 Diphacinone (İndandion grubu)

 Bunlar K vitamini türevleri olup kemirgende iç kanamaya neden olarak ölüme yol açarlar. Dolayısıyla ölüm yavaş yavaş bir 4 ile 11 gün içinde olur, bu süre içinde hayvan zehirli yemden yemeğe devam eder ve hayvanın leşi bulunduğunda kurumuş bir görünümdedir.

Antikoagulant rodentisidler kullanılırken yemleme kutuları kullanılmalıdır. Etrafa rastgele konulmaları diğer hayvanlarında ölümüne neden olabilir

Maliyetler, yetiştiricilik, danışmanlık ve pazar hakkında diğer tüm detaylar için bize https://ejdermeyvesipitaya.com/iletisim ulaşabilirsiniz.

Ejder Meyvesi Pitaya Rodentisitler

Ejder Meyvesi Pitaya nın sağlığa ve insan vücuduna faydaları hakkında detaylar için https://pitayasepeti.com/2020/04/03/pitayanin-faydalari/

www.ejdermeyvesipitaya.com adreslerimiz.

Türbe Mah. Hutbetaşı Cad. No:90 Erdemli – Mersin

Altıayak Mah. Fevzi Çakmak Cad. No:99 Kepez – Antalya

Toplantı için: Bahçeşehir Merkez Başakşehir – İstanbul

MOBİL TEL: 0532 432 07 93

Bir yanıt yazın